Filistin

ICOR içinde ve dışında devrimci hareket ve işçi hareketi içinde tartışmaya açılmıştır

ICOR Ana Koordinatörü, 15.11.2023, 

Giriş Ana Koordinatör: Devrimci dünya örgütü ICOR, her zamanki uygulamasının aksine, Ortadoğu'daki mevcut savaş ve Filistin kurtuluş mücadelesiyle dayanışma konusunda henüz bir karar yayınlamamıştır. ICOR tarihinde ilk kez henüz ortak bir karara varamadık. İsrail'in devlet terörüne karşı temelde birleşmiş bir pozisyon var. Bu, ICOR'un neredeyse tüm örgütlerinin Filistin kurtuluş mücadelesiyle aktif dayanışma içinde olduğu gerçeğine karşılık gelmektedir. Almanya'da aktif olarak bağış toplanmaktadır ve tıbbi bakım için Gazze'ye 15.000 € aktarılmıştır. Hamas ve Cihad gibi Filistin'deki siyasi güçlerin değerlendirilmesi ve kamuoyu önünde eleştirilmesine izin verilip verilmeyeceği konusunda çelişkiler ortaya çıkmıştır. Ortak noktaları ve çelişkileri kamuoyuna duyurmak ve bunları açıklığa kavuşturmak amacıyla tartışmaya açmak istiyoruz. Bu, ICOR'un Mart 2023'te yayınladığı "Filistin Kurtuluş Mücadelesi" başlıklı online gazeteye dayanmaktadır. Ortaya çıkan çelişkiler kapsamlı, dikkatli, ciddi ve saygılı bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.

ICOR içinde ve dışında devrimci hareket ve işçi hareketi içinde tartışmaya açılmıştır

Giriş Ana Koordinatör:

Devrimci dünya örgütü ICOR, her zamanki uygulamasının aksine, Ortadoğu'daki mevcut savaş ve Filistin kurtuluş mücadelesiyle dayanışma konusunda henüz bir karar yayınlamamıştır. ICOR tarihinde ilk kez henüz ortak bir karara varamadık. İsrail'in devlet terörüne karşı temelde birleşmiş bir pozisyon var. Bu, ICOR'un neredeyse tüm örgütlerinin Filistin kurtuluş mücadelesiyle aktif dayanışma içinde olduğu gerçeğine karşılık gelmektedir. Almanya'da aktif olarak bağış toplanmaktadır ve tıbbi bakım için Gazze'ye 15.000 € aktarılmıştır. Hamas ve Cihad gibi Filistin'deki siyasi güçlerin değerlendirilmesi ve kamuoyu önünde eleştirilmesine izin verilip verilmeyeceği konusunda çelişkiler ortaya çıkmıştır. Ortak noktaları ve çelişkileri kamuoyuna duyurmak ve bunları açıklığa kavuşturmak amacıyla tartışmaya açmak istiyoruz. Bu, ICOR'un Mart 2023'te yayınladığı "Filistin Kurtuluş Mücadelesi" başlıklı online gazeteye dayanmaktadır. Ortaya çıkan çelişkiler kapsamlı, dikkatli, ciddi ve saygılı bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.

Bazı önergelerle genişletilen bir ICOR kararından alınan aşağıdaki pasaj üzerinde görüş birliği vardır:

"Filistin halkına karşı devlet terörünü ve savaşı durdurun!

Filistin kurtuluş mücadelesi ile dünya çapında dayanışma!

Gazze'ye yönelik yıkıcı bombardımanı durdurun!

ICOR, aşırı sağcı İsrail Netanyahu hükümeti tarafından sıkıyönetim uygulanmasını, acımasız bombardımanı, Gazze'nin tamamen abluka altına alınmasını ve kara birliklerinin kullanılmasını kararlılıkla ve nefretle kınamaktadır.

Siyonist devlet, Gazze Şeridi'nden Batı Şeria'ya ve Lübnan'a kadar Filistin halkına yönelik katliamı hızlandırmak ve yıllardır devam eden sömürgeci işgalini genişletmek için olağanüstü hal ve savaş ilan ederek sınırsız bir gaddarlığa yöneldi. Üçte ikisi çocuk ve kadın olmak üzere 11.000 kişi İsrail bombaları ve top mermileriyle hayatını kaybetti. 1,5 milyon insan kaçmak zorunda bırakıldı. İsrail'in emperyalist saldırganlığı giderek masum sivillere yönelik bir soykırıma dönüşüyor. Gazze'deki hastanelerin bombalanması, halka tüm kuzey Gazze Şeridi'ni boşaltma çağrısı yapılması ve Celabiye mülteci kampının bombalanması savaşın en acımasız katliamları arasındadır. Bu kanlı savaşa derhal son verilmelidir! Hükümet Gazze Şeridi'nin elektriğini kesti. Su ve gıda tedariki iptal edildi. Gazze'de yaşayan 2,2 milyon insanın elektriğinin kesilmesi bölgeden tamamen sürülmekle eşdeğerdir. İsrail'in bunu yapabilecek güce sahip olması, Gazze'deki Filistinlilere yönelik günlük ve yapısal baskının altını çizmektedir.

Epeyden beri ve "muhalif" politikacılardan temelde farklı olmayan Netanyahu hükümetiyle birlikte daha da fazla olmak üzere, Siyonist yerleşim politikası Filistin halkının topraklarını elinden almakta, kendi kaderini tayin hakkını ve soykırıma varan yaşam hakkını çiğnemekte ve Siyonist ideolojiyle ırkçı, insan düşmanı bir yönetim yanılsamasını yaymaktadır.

Bunların hiçbiri emperyalist hükümetlerin, özellikle de Amerikan emperyalizminin ve aynı zamanda emperyalist AB'nin ekonomik, askeri ve siyasi desteği olmadan mümkün olamazdı!

Buna karşı dünya çapında kararlı bir direniş gereklidir!

Hamas'ın diğer güçlerle ittifak halinde gerçekleştirdiği saldırı, İsrail hükümeti tarafından tüm bölgeye yayılabilecek bir savaşı başlatmak için bahane olarak kullanılmaktadır.

ICOR örgütleri Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını kararlılıkla savunmakta birlik içindedir!

Netanyahu hükümetinin devlet terörünü kararlılıkla protesto edin!

Filistin halkının işgale karşı direnme hakkı vardır. İsrail işgal ordusu ve paramiliter gruplar her gün insanları öldürmekte, kendilerine ait olmayan toprakları işgal etmekte ve on yıllardır Filistin halkını taciz etmektedir. Bu durum sistematik bir şekilde ve BM'nin sayısız deklarasyonuna aykırı olarak gerçekleşmektedir.“

Ana koordinatör: Çelişkili görüşler nelerdir?

Çelişki, özellikle Hamas ve İslami Cihad'ın değerlendirilmesinde ve Filistin kurtuluş mücadelesinin bir parçası olup olmadıkları ya da kamuoyu önünde eleştirilmeleri gerekip gerekmediği veya bunun bir bölünme ve dayanışmanın geri çekilmesi olup olmadığı sorusunda yatmaktadır:

Bir dizi örgüt Hamas ve Cihad'ı gerici, bazı örgütler de faşist olarak değerlendirmektedir. Bu örgütler, 7 Ekim'deki saldırıyla bağlantılı olarak İsrail'de sivillere yönelik insanlık dışı katliamların gerçekleşmiş olmasını eleştirmekte ve bunun İsrail'in devlet terörü ile meşrulaştırılamayacağını belirtmektedirler. Devrimcilerle faşist örgütler arasında işbirliği olamayacağını ve bunun yerine proleter enternasyonalizminin hareketin gücü olduğunu vurguluyorlar.

Diğerleri ise bu örgütleri gerici olarak değerlendirmekle birlikte Filistin direnişinin bir parçası olarak görüyor ve kamusal eleştiriyi dayanışmanın geri çekilmesi olarak değerlendiriyor.

Çatışmanın emperyalist arka planının sadece ABD emperyalizmi olup olmadığı da tartışmanın temelini oluşturuyor. Ya da İran, Katar, Türkiye ve diğerlerinin de ipleri elinde tutan ve mücadele edilmesi gereken (yeni) emperyalist güçler olup olmadığıdır. Buna karşı, Filistin davasını savunmak istiyorlarsa tüm emperyalistlere ya da gerici güçlere karşı aynı anda savaşmanın mümkün ya da doğru olmadığı tezi öne sürülmektedir.

Tek tek örgütler tarafından bu ana sayfada bir dizi açıklama yayınlanmıştır.

Uluslararası Koordinasyon Grubundan (ICC) kendileri de tartışmalı görüşlerin temsilcileri olan yoldaşlar (MLPD ve PPDS) haftalardır iki birleşik uzlaşma önerisiyle bir ICOR kararı için birlik bulmaya çalışıyorlar. Ancak her iki öneri için de gerçekten güçlü bir çoğunluk sağlanamadı. Bununla birlikte, ICOR içindeki bu tür temel sorunlar az çoğunluk oylarıyla çözülemez.

İlk uzlaşma önerisi

 

Yukarıda özetlenen uzlaşmaya ek olarak ilk uzlaşma önerisi şu şekildeydi:

İşbirlikçi siyasal İslamcı Hamas ve İslami Cihad, yıllardır İran ve Türkiye gibi bölgedeki gerici, sömürgeci ve faşist siyasal İslamcı rejimlerle ve emperyalistlerle ittifak kurmuş ve uzlaşmacı bir tutum benimsemiştir. Filistin ulusal kurtuluş mücadelesi hareketi içindeki devrimci demokratik güçler önderlik etmediği sürece, bölgedeki ve dünyadaki tüm devrimci güçlerle işbirliği emperyalist güçlerin çıkarlarına kurban edilecektir. Kurtuluş hareketleri asla sivil halka yönelik katliamlar gibi muhaliflerinin yöntemlerini benimsememelidir.
İş
galci İsrail devleti ve varlığını bu sömürgeci devlete bağlayan burjuva siyasi güçlerin ırkçı apartheid rejimi yıkılmadan gerçekleştirilemeyecek olan Filistin halkının kurtuluşu, ancak halkların tam eşitlik, gönüllü birlik ve sosyalizmi hedefleyen birleşik mücadelesiyle mümkün olacaktır.
Demokrasi, özgürlük ve sosyalizm için anti-emperyalist bir hareketin en önemli müttefikleri işçiler ve dünyanın geniş kitleleridir! Filistin halkının kurtuluş mücadelesi taktiksel çelişkileri kullanabilir ve müttefikler kazanmak için mücadele etmelidir, fakat ancak milliyetçi ve gerici-faşist güçlerden bağımsız kalırsa ve nihayetinde sosyalizm perspektifini izlerse, bir perspektife sahip olabilir. Bu aynı zamanda Şah'ın devrilmesinden sonraki İran devriminin de acı bir deneyimidir.

Savaş hukukuna son verilsin, tüm işgalciler Filistin'den çekilsin!
Filistin halkının kurtuluş mücadelesiyle dayanışma!
İş
gale ve baskıya karşı direnme haklarını aktif olarak savunalım!
Tüm demokratik siyasi tutsaklara özgürlük!
Demokrasi, özgürlük ve sosyalizm mücadelesinde yaşasın proletarya enternasyonalizmi!


İkinci uzlaşma önerisi

Yukarıda özetlenen uzlaşmaya ek olarak, esasen CPA ML Avustralya'ya dayanan ikinci uzlaşma önerisi aşağıdaki gibiydi:

"ICOR, tüm ezilen halkların kendi öncü örgütlerini seçme hakkını desteklemekle birlikte, farklı yönelimleri sınıfsal bir bakış açısıyla inceleme ve mümkünse değerlendirme görevine de sahiptir. Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin mevcut direnişi bir yandan Hamas'ı ve Filistin İslami Cihad'ını (PIJ) içermektedir. Hamas ve PIJ'in, her ikisi de kendi halklarının büyük bölümünü ezen ve Türkiye örneğinde olduğu gibi, Suriye'nin kuzeydoğusundaki kurtarılmış Rojova bölgesini bombalayan İran ve Türkiye gibi (aşırı) gerici rejimlerle bağlantıları vardır. Direniş aynı zamanda Filistin'in Kurtuluşu için Demokratik Cephe ve Filistin'in Kurtuluşu için Halk Cephesi gibi ilerici ve devrimci seküler örgütleri de içermektedir. Filistin kurtuluş hareketindeki devrimci demokratik güçler ve önderlik, özgürlük, demokrasi ve sosyalizm için Filistin ulusal kurtuluş mücadelesini birleştirecek, güçlendirecek ve ilerletecek ve Siyonist, emperyalist ve gerici güçlerin engellerini aşacaktır. Kurtuluş hareketleri, sivil halka yönelik katliamlar gibi rakiplerinin gerici yöntemlerini benimsememelidir.

İşgalci İsrail devleti ve varlığını bu sömürgeci devlete bağlayan burjuva siyasi güçlerin ırkçı apartheid rejimi yıkılmadan gerçekleştirilemeyecek olan Filistin halkının kurtuluşu, ancak halkların tam eşitlik, gönüllü birlik ve sosyalizmi hedefleyen birleşik mücadelesiyle mümkün olacaktır.

Demokrasi, özgürlük ve sosyalizm için anti-emperyalist bir hareketin en önemli müttefikleri işçiler ve dünyanın geniş kitleleridir! Filistin halkının kurtuluş mücadelesi taktiksel çelişkileri kullanabilir ve müttefikler kazanmak için mücadele etmelidir, fakat ancak milliyetçi ve gerici-faşist güçlerden bağımsız kalırsa ve nihayetinde sosyalizm perspektifini izlerse bir perspektife sahip olabilir. Bu aynı zamanda Şah'ın devrilmesinden sonraki İran devriminin de acı bir deneyimidir.

Savaş hukukuna son verilsin, tüm işgalciler Filistin'den çekilsin!

Filistin halkının kurtuluş mücadelesiyle dayanışma!

İşgale ve baskıya karşı direnme haklarını aktif olarak savunalım!

Tüm demokratik siyasi tutsaklara özgürlük!

Demokrasi, özgürlük ve sosyalizm mücadelesinde yaşasın proletarya enternasyonalizmi!"

Yayınlanmak üzere tartışmaya sağlam temellere dayanan katkılarınızı bize gönderin.

Uluslararası devrimci ve anti-emperyalist hareket içinde tartışmayı sürdürmenin elzem olduğuna inanıyorum. Aynı zamanda, eylem için bekleyemeyiz - ve beklemiyoruz da. Her ICOR örgütü, devrimci, Marksist-Leninist teori, kendi analizleri ve önceki pozisyonları temelinde Filistin halkının kurtuluş mücadelesiyle güçlü bir dayanışma geliştirmeye ve aynı zamanda devrimcilerin proleter bir mücadele kültürüyle birleşmesi için mücadeleye öncülük etmeye çağrılmaktadır. Bu soruları tartışın ve yayınlanmak üzere tartışmaya sağlam temellere dayanan katkılarınızı bize gönderin!

Monika Gärtner-Engel

ICOR Ana Koordinatörü